Heidies tahmin edildiği üzere 5. gününe pes etti... Konu ile ne alakası var derseniz, var, şöyle ki;
YouTube'un inanılmaz başarısının peşisıra gitmek isteyen ve tüm dünyanın eğlenceli videolarının kendine çekmeye çalışan onlarca site kayboldu gitti ve bu rüzgar esip geçtikten sonra geriye daha da güçlenmiş bir YouTube kaldı. Arada pek çok marka küçük yarışmalar ve girişimlerle müşterilerini videolar yaratmaya, izlemeye yönlendirmeye çalışıp bedbaht oldu ve suçu da viral dünyanın az gelişmişlğine ve "reklamcı zekası"na hazır olmamasına bağladı.
Halbuki insan oğlunun yaratıcılığı ve deneyimleme hızı muazzam. An be an, dünyanın dört bir yanında komik bir şeyler oluyor ve onların da bir kısmı görüntüleniyor. Bunların bir kısmı hala youtube'da ve yüzbinlerce erişim sağlıyorlar, bir kısmı ise biraz daha cesaretlendirilmeyi bekliyor.
Bu rüzgarın tek düşmanı ise bundan fayda sağlamaya çalışan ama eğlence anlayışı kısır markaların yaptığı yaptırdığı işler. İnsanlar bunları yemiyor, takip de etmiyor.
İşte, Heidies de öldü 5 günde.
Uzun süredir gördüğüm ve başarılı olabilecek tek yeni girişim "The fame game". Fame game başarılı olacak çünkü "yarışma" kelimesi büyülü bir kelimedir. Bazılarına o ihtiyaç duydukları cesareti verir, hele ki mütevazi bir ödül de eklenince işin içine insanın korkusu gidiverir. Çünkü bu tam da amatörlere göre bir yarışmadır...
Samimi görünümlü ve mütavezi her iş bu dünyada tutari bu da tutacaktır. Ünlü olmak isteyen ama Heidies'den daha yaratıcı videolar da böyle sitelerde her daim yer bulacaktır...
Fame Game'in en popüleri:
-Bu arada fame game'in en popüler videosunu da bloguma yapıştırmak için yine de YouTube'u kullanmam gerekti, o ayrı-
heidies etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
heidies etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Pazartesi, Ocak 29, 2007
Salı, Ocak 23, 2007
Heidies ne yapmaya çalışıyor?
Diesel ve Absolute gibi markalar kendi ana web siteleri üzerinden "sürpriz" yapmayı çok seven, sık sık site üzerinde değişiklikler yapan ve hemen hemen tüm iletişim kampanyalarını da internet üzerinen başlatan ve artık bunu alışkanlık haline getiren markalar. Pek çok diğer marka kendi kurumsal kimliklerini etkilemeyecek minisiteler ya da kampanya siteleri yaparken, bu markalar bu dinamizmi de kendi marka kimliklerine entegre etme noktasına geldiler. Ancak elbette bu fazla cesur bir hamle olabilir. Bir yandan internet gibi yaratıcılığa sonsuz açık bir mecrada da bir sonraki adımda ne yapacağını doğru ölçebilmek oldukça zor, öte yandan bu "oyun"lar içinde marka değerlerini kaybetme riski yüksek. Dikkat çekebilmek için bazen markalar garip hatalara düşebiliyor.
Konuşmak için erken ama Diesel böyle bir hata içinde olabilir gibi geldi bana. Diesel.com adresinde bugünden itibaren iki Heidi el koymuş durumda. Güya; ünlü olmak için çok saygı duydukları Diesel'in satış müdürünü kaçıran ve eylemlerini sona erdirmek için Diesel'den çok sağlam talepleri olan iki kızımız bakalım ilerleyen günlerde çok konuşulacaklar mı?
Muhtemelen.
İşin reklam stratejisi boyutu çok basit: iç çamaşırı marka bilinirliğini sağlamak ve Diesel'i bu segmentte güçlendirmek yapılmış ve sık sık ürünleri gösterebildiği için de ürün müdürünün de itiraz edemediği etkili bir kampanya... Ama beni endişelendiren işin zaman boyutu...
Şunu demek istiyorum: Bir kampanya, seks ve şiddet öğelerine bu kadar yakınsa ve çabuk tüketilebilir bir mecra olan internet üzerindeyse ve -daha da fenası- interaktif bir boyutu varsa fazla süremez. "Bu tipler ne zaman sevişecek", "kızlar çocuğa işkence etsinler", "bacaklarını ağdalaması yetmez"... Tüketici yarın ne görmek isteyecek? peki sonra?... Ya içeriğin şiddetini (etkisini) artıracaksınız ya da bir noktada pes edeceksiniz.
Göreceğiz.
Umarım bunların hepsi zekice planlanmıştır ve bu güzel başlangıç bir hüsranla bitmez. Hüsran demem kampanyanın başarısızlığı demek değil, zekasızlığından söz ediyorum. Çünkü bu mecrada, her ne hikmetse, belli bir "hit"i aştığınız noktada herkes sizi takdir ediyor, başarılı bulunuyorsunuz.
Aynı içerikle 10 gün de bekleseler, her yeni günde yizbinlerce yeni insan siteye girer. Milyon hit'e ulaşılır ama marifet bu olmamalı. Asıl marifet içeriğin, yani hikayenin zekice ilerlemesi, takip edilmesi ve iyi bir yere bağlanmasıdır. Neden? Diesel daha cok ürün satsın diye mi?
Hayır, bu mecra da değerini kaybetmesin, bu kadar kolay ve çabuk tüketilmesin diye.
Buyrun size Heidies'in Diesel yöneticilerine seslendiği video:
Konuşmak için erken ama Diesel böyle bir hata içinde olabilir gibi geldi bana. Diesel.com adresinde bugünden itibaren iki Heidi el koymuş durumda. Güya; ünlü olmak için çok saygı duydukları Diesel'in satış müdürünü kaçıran ve eylemlerini sona erdirmek için Diesel'den çok sağlam talepleri olan iki kızımız bakalım ilerleyen günlerde çok konuşulacaklar mı?
Muhtemelen.
İşin reklam stratejisi boyutu çok basit: iç çamaşırı marka bilinirliğini sağlamak ve Diesel'i bu segmentte güçlendirmek yapılmış ve sık sık ürünleri gösterebildiği için de ürün müdürünün de itiraz edemediği etkili bir kampanya... Ama beni endişelendiren işin zaman boyutu...
Şunu demek istiyorum: Bir kampanya, seks ve şiddet öğelerine bu kadar yakınsa ve çabuk tüketilebilir bir mecra olan internet üzerindeyse ve -daha da fenası- interaktif bir boyutu varsa fazla süremez. "Bu tipler ne zaman sevişecek", "kızlar çocuğa işkence etsinler", "bacaklarını ağdalaması yetmez"... Tüketici yarın ne görmek isteyecek? peki sonra?... Ya içeriğin şiddetini (etkisini) artıracaksınız ya da bir noktada pes edeceksiniz.
Göreceğiz.
Umarım bunların hepsi zekice planlanmıştır ve bu güzel başlangıç bir hüsranla bitmez. Hüsran demem kampanyanın başarısızlığı demek değil, zekasızlığından söz ediyorum. Çünkü bu mecrada, her ne hikmetse, belli bir "hit"i aştığınız noktada herkes sizi takdir ediyor, başarılı bulunuyorsunuz.
Aynı içerikle 10 gün de bekleseler, her yeni günde yizbinlerce yeni insan siteye girer. Milyon hit'e ulaşılır ama marifet bu olmamalı. Asıl marifet içeriğin, yani hikayenin zekice ilerlemesi, takip edilmesi ve iyi bir yere bağlanmasıdır. Neden? Diesel daha cok ürün satsın diye mi?
Hayır, bu mecra da değerini kaybetmesin, bu kadar kolay ve çabuk tüketilmesin diye.
Buyrun size Heidies'in Diesel yöneticilerine seslendiği video:
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)