Ey modası geçmiş reklamcılar, marka yöneticileri, medya planlamacılar, bilgiyi ve sanatı pahalı hale getirmek için uğraşan prodüktörler!
Hepiniz çok korkun, çünkü altınızdaki buz inceliyor. Ya yeni kuralları öğreneceksiniz,
ya da bilenlerle iyi geçinmeyi...
Joost ilk değil, son da olmayacak...
(Joost'un neden önemli olduğunu bile bilmeyenler için; bilgi)
Cuma, Mart 30, 2007
Çarşamba, Mart 28, 2007
Biri mecra spesifik mi dedi?
Bu Wonderbra işinin künyesini filan bilmiyorum ama görür görmez müthiş kıskandım.
Son derece sıradanmış gibi görünen bir açık hava reklamının bir kaç saniye içinde müthiş bir reklam olduğunu ispatlamasını buyrun izleyin:
Konvansiyonel reklamı bile bazen çok seviyorum böyle işler görünce
Son derece sıradanmış gibi görünen bir açık hava reklamının bir kaç saniye içinde müthiş bir reklam olduğunu ispatlamasını buyrun izleyin:
Konvansiyonel reklamı bile bazen çok seviyorum böyle işler görünce
Çarşamba, Mart 21, 2007
Second Life'ı terketmek
AdArena'da rastladığım işbu Kitkat filmi hem iyi bir viral (CGC mi emin değilim)hem de Second Life'a karşı yürütülen "Get a first life" hareketinin de bir destekçisi niteliğinde...
Aylar önce Second Life'a inanmış gibi yapan ve onun peşisıra gidip milyonlar harcayan pazarlamacılar bugün de 180 derece çark etmek sureti ile Second Life'ı bir bir terk ediyorlar.
Şu televizyondaki kötü kırpıp kırpıp yıldız yarattığını sanan yarışmalarda dedikleri gibi: "Şöhret olmak kolay ama bugün seni zirveye çıkaranlar ertesi gün dönüp yüzüne bakmaz. O yüzden yavaş yavaş çıkmalısın merdivenleri" :)
Aylar önce Second Life'a inanmış gibi yapan ve onun peşisıra gidip milyonlar harcayan pazarlamacılar bugün de 180 derece çark etmek sureti ile Second Life'ı bir bir terk ediyorlar.
Şu televizyondaki kötü kırpıp kırpıp yıldız yarattığını sanan yarışmalarda dedikleri gibi: "Şöhret olmak kolay ama bugün seni zirveye çıkaranlar ertesi gün dönüp yüzüne bakmaz. O yüzden yavaş yavaş çıkmalısın merdivenleri" :)
Etiketler:
consumer generated content,
internet,
Kit Kat,
Second Life,
viral
Salı, Mart 20, 2007
Volkswagen'dan dozunda bir marka yerleştirme
Bizde ne ürün yerleştirme ne de marka yerleştirme kültürü pek gelişmiş değil. Hem "bütçelerinin sonuna kadar karşılığını" aldıklarına emin olmak isteyen ürün/marka yöneticileri hem de bütçeleri başka yerlere kaçırmaktan korkan reklam ajansları bu tip iletişim uygulamalarının gelişmesine engel. Ya gözümüze sokuluyor markalar ya da popülerlik adına en anlamsız yerlerde ve üstlik pahalı yerleştirmeler yapılarak markaya zarar veriliyor.
Kısaca olmuyor. Burada spekturumun diğer ucu var. Markayı sadece "anımsatacak" kadar bir yerleştirme yapılmış.
Cumartesi, Mart 17, 2007
Viral'i yanlış anlamak ve yanlış anlatmak
Alman vm-people tarafından hazırlanan "neden viral" sorusunun cevabı bir filmcik...
Sonuçta tüm viral kampanyaların kitlesel iletişimden daha etkin olabileceği gibi bir sav kabul edilemez. Öte yandan viral iletişimin insanların manipüle edilmesi ve para karşılığı arkadaşlarını tüketime yöneltmesi demek olduğu hem doğru değil hem de etik değil. (O zaman Avon ve Amway şu an dünyanın en büyük şirketleri olurdu.)
Korkarım viral ajanslar müşteri toplayalım derken viral iletişime zarar veriyorlar bazen
Sonuçta tüm viral kampanyaların kitlesel iletişimden daha etkin olabileceği gibi bir sav kabul edilemez. Öte yandan viral iletişimin insanların manipüle edilmesi ve para karşılığı arkadaşlarını tüketime yöneltmesi demek olduğu hem doğru değil hem de etik değil. (O zaman Avon ve Amway şu an dünyanın en büyük şirketleri olurdu.)
Korkarım viral ajanslar müşteri toplayalım derken viral iletişime zarar veriyorlar bazen
Cuma, Mart 16, 2007
Fransa'dan az biraz kandırmacalı yaratıcılık
İyi. Çünkü çok basit ve dikkat çekici
Kötü. Çünkü tüm o balonlar anında patlatılacağı ve işin maymuna döneceği düşünülürse, tek amacın yine blog reklamcılığı olduğu görülebilir.
Neyse bizim de çorbada tuzumuz olsun, işi yayıyormuş gibi görünelim.
Salı, Mart 13, 2007
Madonna ve H&M!
Ben bayıldım ama gösterdiğim ilk iki insan nefret etti, öyle bir reklam...
(Hemen bu insight'i yıllar önce kapan markayı yeni viral filmleriyle analım: Marmite)
Bence Madonna'nın müstakbel koleksiyonun ne kadar Madonna olacağını muhteşem anlatan, kendi içinde kendi ile çok dozunda dalga geçebilen ve Madonna'nın moda iddiasının da olmadığı alt mesajını da taşıyan süper dozunda bir film.
Cuma, Mart 09, 2007
Reklama karşı reklam ajansı
"In urban areas commercial content is placed in our sight and into our consciousness every moment we are in public space. Over time, this domination of the surroundings has become the “natural” state. Through long-term commercial saturation, it has become implicitly understood by the public that advertising has the right to own, occupy and control every inch of available space."
PSFK'da karşılaştığım The Anti-advertising Agency'nin bu sözler.
Bu ajans; reklamcıları, reklam verenleri ve tüketicileri de kamusal alanların nasıl bir marka kimliliği içinde bulunduğunu göstermeye çalışıyor, hem de kamusal alanlarda reklam yaparak. Sitelerinden işlerine bakmanızı tavsiye ederim.
Malum, PSFK'da çok uzun bir süredir "urban spam" olarak tanımladığı çevrel (ambient) olmaya çalışan reklamların karşısında bir tutum sergiliyor.
Geçmiş Kadınlar Gününüz kutlu olsun
bur'da gördüm İrlanda'da yasaklanmışmış
Pazar, Mart 04, 2007
Ipod için en iyi reklamı Renault yaptı
Şöyle ki
Malum Apple pek klasik bir reklamveren sayılmaz. Markalarını gözümüze sokmak yerine yerine gönlümüze sokmayı, mesaj vermek yerine sadece endamını göstermeyi yeterli sayan bir anlayışı var. Yanlış anlaşılmasın, reklam yetırımı az ya da alçak gönüllü değil, bilakis müthiş bir pazarlama bütçeleri var ama onu kullanma yöntemleri farklı. Klasik reklamcılığın ölmesine üzülenlerin de ipod'a bayılması da bir yaman çelişki değil midir aslında?
Ipod'un da USP'si olmayan reklamları bu anlayışın bir örneğiydi. Peki klasik reklamcılık anlayışı ipod reklamları yapsa ne olurdu? Renault, Clio ipod için bu demonstrasyonu yapmış sağolsun.
Dikkat ederseniz aslında filmlerin içinde yer alan otomobilin herhangi bir etkisi yok reklam fikri üzerinde. Renault bir ipod kampanyasında ürün yerleştirmesi yapmış gibi.
Aslında filmler reklamcılık açısından hem çok temiz, hem de doğru. Kendi adıma oldukça beğendim(ne de olsa planlamacılar 'insight' görünce duygulanırlar).
Ama dedim ya, reklam ipod için yapılmış sanki...
Ha tabi unutmamak lazım, ezik markalar bunu yapmayı sever. Ipod markası ile yanyana durmayı bile gurur vesilesi sayarlar. Ayıp değil, yasak değil.
Buyrun (clio) ipod filmleri:
Malum Apple pek klasik bir reklamveren sayılmaz. Markalarını gözümüze sokmak yerine yerine gönlümüze sokmayı, mesaj vermek yerine sadece endamını göstermeyi yeterli sayan bir anlayışı var. Yanlış anlaşılmasın, reklam yetırımı az ya da alçak gönüllü değil, bilakis müthiş bir pazarlama bütçeleri var ama onu kullanma yöntemleri farklı. Klasik reklamcılığın ölmesine üzülenlerin de ipod'a bayılması da bir yaman çelişki değil midir aslında?
Ipod'un da USP'si olmayan reklamları bu anlayışın bir örneğiydi. Peki klasik reklamcılık anlayışı ipod reklamları yapsa ne olurdu? Renault, Clio ipod için bu demonstrasyonu yapmış sağolsun.
Dikkat ederseniz aslında filmlerin içinde yer alan otomobilin herhangi bir etkisi yok reklam fikri üzerinde. Renault bir ipod kampanyasında ürün yerleştirmesi yapmış gibi.
Aslında filmler reklamcılık açısından hem çok temiz, hem de doğru. Kendi adıma oldukça beğendim(ne de olsa planlamacılar 'insight' görünce duygulanırlar).
Ama dedim ya, reklam ipod için yapılmış sanki...
Ha tabi unutmamak lazım, ezik markalar bunu yapmayı sever. Ipod markası ile yanyana durmayı bile gurur vesilesi sayarlar. Ayıp değil, yasak değil.
Buyrun (clio) ipod filmleri:
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)