Pazartesi, Temmuz 02, 2007

Yaratıcılık cetveli icad olunsa...



N'apayim, seviyorum kelime oyunlarını... Çift anlamlı kelimeleri reklamda kullanmak asla banal ve çiğ gelmiyor bana. Hatta bu film gibi bazıları beni çok güldürüyor. Bu masum zevkim de beni hiiiç utandırmıyor. Ama bu ülkede pek çok kreatif direktör, sümük görmüş gibi davranacaktır bu filme, bu ülkede kreatif direktörler kelime oyunu sevmez.

Ve o yüzden kreatif direktör olmayan herkes, yani biz, bu ülkede bu tür şeyleri sevmeye korkarız. Çünkü kreatif direktörler kendi subjektif "iyi reklam" tanımlarını etrafındakilere empoze etmeye çalışırlar, otuz sene önce yadırganan reklamcılık anlayışlarını -adeta bir tabu gibi- dışlamaya devam ederler, hep bir "kural" ararlar yaratıclığı değerlendirmek için, çünkü neyin yaratıcı olduğunu anlayabilmek için bir cetvele ihtiyaç duyarlar.

O yüzden her yıl bu yalan yanlış bilgileri ile uluslararası reklam standartlarının 5 yıl gerisindeki işleri Kristal Elma'lara boğarlar.

O işler halbuki o kadar kötü, o kadar yaratılıktan uzaktır ki...

Hiç yorum yok: